Galatasaray'ın Portekizli yıldızı Fernando Meira, Galatasaray TV'ye konuştu. İstanbul'a geldikten sonra sağlık kontrolünden geçip ayağının tozuyla takımıyla ilk idmanınına çıkan Meira, "Ben her zaman savaşcı ve mücadeleci bir futbolcu oldum" derken artık Galatasaray için savaşacağını belirtti.
Fernando Meira'ya öncelikle hoşgeldin diyoruz... Bu benim için yeni bir sayfa. Ben hep şampiyonluk kovalayacak bir kulübün, bir takımın parçası olacağım için, bu takımı temsil edeceklerden biri olacağım için çok heyecanlıyım. Antrenmanları da takıma katılacağım günleri de iple çekiyorum.
Daha önce Stuttgart'ta da Portekiz milli takımında da çok büyük başarılar yaşadı kendisi. Galatasaray’daki en büyük hayali ve en büyük hedefi nedir? Her şeyden önce bu yıl da şampiyon olma amacımızı taşıyorum. Galatasaray ve Fenerbahçe 17'şer kez şampiyon olarak yarışı sürdürüyorlar. Bu sene şampiyon olup Fenerbahçe’nin bir sayı fazla veya bir şampiyonluk olarak önüne geçmek istiyoruz. Galatasaray’ın bu yıl Şampiyonlar Ligi'nde mümkün olduğunca ileriye gitmesi için elimizden geleni yapacağız. Tabii ki hedefimiz şampiyon olmak. Ben de diğer tüm oyuncular gibi Şampiyonlar Ligi'nde ilerlemek için elimden geleni takıma katacağım.
Kendisi 6 yıldır Almanya’da yaşıyordu ailesi ile birlikte. Stuttgart'ta futbol oynadı. Yeni bir lige aynı zamanda yeni bir ülkeye geldi. Bu açıdan bakıldığında adaptasyon sürece ile ilgili neler söyleyecek? Bazı sorunlar olacaktır fakat ne olacağını tabii ki zaman gösterir. Herkesin olduğu gibi benim de ailem her şeyden önce gelir. Dolayısıyla ailemin mutluluğu da her şeyden önce gelir. Ben yalnızca benim değil ailemin de bazı sorunları olacağını tahmin ediyorum fakat hep beraber gayret göstereceğiz ve hep beraber uyum sürecini mümkün olduğunca çabuk atlatmaya çalışacağız. Onun dışında ben kulübün organizasyonunun, kulübün etkinliğinin de çok önemli olduğunu biliyorum. Adaptasyon sürecini atlatmamız konusunda şu ana kadar gösterdikleri tutum gerçekten çok uyumluydu ve aynı şekilde devam ederlerse uyum sürecini hızlı bir şekilde geçmemize çok yardımcı olacaktır bu. Onun dışında takım olarak da başarılı olmalıyız ki uyum sorunumuz olduğunu unuttursun.
Peki ailesi ne düşünüyor? Eşi ve çocukları... Benim ailem gözü kara bir ailedir ve her zaman ailenin babasının yanında olmak isterler. Ben de onların bu cesaretini her zaman desteklemişimdir. Eminim ki şimdiye kadar hep cesaretini göstermiş olan ailem burada da çok kolay bir şekilde İstanbul’a uyum sağlayacaktır.
Benim amacım her şeyden önce takıma faydalı olmak, gençlere bildiklerimi aktarabilmek, o gençlerin bilgi ve seviyesini bizim yanımıza çekebilmek. Daha önce birçok takımda kaptanlık yaptım ve bu geçmişim bana gerçekten gurur veriyor. Fakat benim Galatasaray’daki öncelikli amacım tabii ki bu olamaz. Galatasaray’a bambaşka amaçlar için geldim ve kaptanlık meselesiyle hiç ilgilenmedim.
Kendimi her şeyden önce çok istekli hissediyorum. Tatili boş geçirmedim. Bütün tatil boyunca çalıştım çünkü sezon başladığı zaman kendimi yine formda görmem gerekiyordu. Bu tatil döneminin benim için faydasız olduğunu söyleyemem. Şimdi çalışmak için çok istekliyim ve mümkün olduğunca takımla birlikte çalışmalara başlayıp, takıma faydalı olmak istiyorum. Bunu gerçekleştirebilmek için de tabiri caizse gece gündüz çalışacağım.
Sağlıklı kalmayı çok çalışarak sağlıyorum tabii ki. Benim olduğum yaşa geldiğinizde sahip olduğunuz tecrübenin yanı sıra eğer uzun süren ağır sakatlıklar geçirmiyorsanız ve tabii bu biraz da Tanrı’nın yardımıyla oluyor. Tanrı’ya şükür ben sakatlanmadan sezonlarımı sağlıklı bir şekilde geçirmeyi şimdiye kadar becerebildim. Umarım aynı şekilde de devam eder.
Peki futbol yaşantısındaki başarısında aile yaşantısının etkisi ne derece? Çok etkisi var tabii ki. Bir ailenin, bir oyuncunun hayatında önemi gerçekten çok büyüktür ve ailenin yaşamının mutlu ya da sağlıklı olması her zaman oyuna da etkili olacaktır. En azından benim hayatımda şimdiye kadar hep böyle oldu. Benim ailemin mutlu ve güçlü yaşamı her zaman benim profesyonel hayatımın üzerinde de iyi bir etkiye sahip oldu. Ümit ediyorum böyle devam edecektir.
Son olarak Galatasaray taraftarı Meira gibi savaşçı oyuncuları çok sever ve taraftarın gönlünde apayrı bir yere sahip olur ki geçmişe baktığımız zaman bazı isimler efsaneleşmiş isimler oldular. Kendisinin de ilerleyen yıllarda Galatasaray taraftarınca efsane Meira gibi anılma hedefi var mı? Ben Ronaldo tipinde bir oyuncu değilim. Ben her zaman savaşçı ve mücadeleci olan bir oyuncu oldum. Sadece futbol hayatımda değil ulaştığım her şeye büyük mücadeleler sonucunda geldim. Şimdi bu mücadelemi önümüzdeki dört yıl boyunca Galatasaray için sergileyeceğim. Beni nasıl hatırlayacaklarını zaman gösterecek.
Konu: "Artık G.Saray için savaşacağım!" 
Salı Tem. 29, 2008 12:49 pm